Login

Lost your password?
Don't have an account? Sign Up

Gebelikte Beslenme

Hamileler Nasıl Beslenmelidir?

Özel bir sistemik durumunuz(aşırı kilo, zayıflık, hipertansiyon, karaciğer, böbrek hastalıkları vs) yoksa genel olarak beslenmeden bahsetmek isterim. Unutmayın her gebelik kendine özeldir. Başka bir deyişle, hastalık yok hasta vardır.

Artık metabolizmanız hızlanmış ve beslenmeniz önemli hale gelmiştir. Daha önceki zamanlarda bulantı bazen de kusma nedeniyle yeterli beslenememiş olmanız gebeliğinizi ve sizin genel sağlığınızı pek etkilemez. Bu dönemde yüksek proteinli, vitamin mineral içeren ve posalı gıdalar tüketme zamanınız geldi. Besinler üç ana gruba ayrılır: protein, karbonhidrat ve yağlar. Proteinler esas olarak hayvansal besinlerde olmakla beraber bitkisel proteinler de vardır. Kilogram başına 1 gram protein almak idealdir. Bunun için günde 100 gram et almanız uygun olacaktır. Tavuk, balık veya kırmızı et değişerek tüketilebilir. Ama haftada en az bir veya iki öğün, balık yağı yerine, balık yemeniz faydalıdır. Ete alternatif olarak kuru baklagiller de tüketebilirsiniz. Genellikle bir öğün et bir öğün sebze(tercihen akşam öğününde) yemeği yemeniz tavsiye edilir. Süt ve süt ürünleri çok yararlı olup sevdiğiniz kadar(fazla tereyağı hariç) yiyebilirsiniz. Süt, yoğurt veya ayran tüketiminizi ara öğünde meyve ile yapmanız hem faydalıdır hem de aşırı kilo almanızı engeller. Öğleden önce bir, öğleden sonra iki porsiyon meyve ile bir bardak süt veya ayran veya bir kase yoğurt uygun miktarlardır. Buradaki meyve taze meyveler olabileceği gibi, iki ya da üç adet, kuru kayısı, erik, incir veya bir avuç kuru üzüm olabilir. Unutmayın aşırı meyve içinde bulunan meyve şekeri nedeniyle fazla kilo almanıza bazen de bebeğin amnion sıvısının artmasına yol açabilir. Yumurtadaki protein vücudumuz için elzem olup günde bir yumurta almanız, bazı vitaminler ve omega 3 için de günde iki veya üç adet ceviz veya bir avuç badem veya fındık yeterli olacaktır. Sebze ve az yağlı salataları sınırsız yiyebilirsiniz, hem faydalıdır hem de posalı olduğu için gebelikte sıklıkla olabilen kabızlığı önleyecektir. Yine de kabızlık olursa hem öğlen hem de akşam öğününde size ait kocaman bir tabak salatayı bol zeytinyağı ile tüketmeniz yararlıdır. Ayrıca bol su içmek, yürüyüş, tam buğday ekmeği yemek ve yürüyüş de kabızlığa iyi gelir. Akşam sekiz-dokuzdan sonra bir şeye yememeniz hem fazla kilo almanızı engeller hem de mide yanmanız azalacaktır. Çok acıkırsanız az miktarda kuruyemiş ile bir adet meyve yiyebilirsiniz. Günde 3-4 litre kadar bol su içmek faydalıdır. Çok fazla kolalı ve gazlı içecekler tüketmemeli ve çok fazla tuz içeren maden sularından içmemelisiniz. Vücudunuzun yağlar ve karbonhidratlara da gereksinimi vardır. Bu nedenle yağlı, şekerli veya unlu gıdalar da almalısınız ama bunlar hep özenle seçilmeli ve sınırlı kalmalıdır. Örneğin beyaz ekmek yerine tam buğday, ekşi mayalı ekmek, şerbetli ve hamur tatlıları yerine de sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Gebelik haftaları ilerledikçe vücudunuzun günlük kalori ihtiyacı da artacaktır. Günlük beş öğün olan bu beslenme biçiminizde iki önemli kaide vardır, çiğneyerek çok yavaş yemek ve bir seferde aşırı tüketmemek. Örneğin hızlı bir şekilde tatlı yediğinizde kan şekeriniz birden abartılı bir şekilde yükselir, vücudunuz bunu dengelemek için aşırı insülin salgılar. Bunun üzerine kan şekeriniz tam tersine abartılı bir şekilde düşer ve tekrar acıkma hissi duyarsınız. Şekerli gıdaların bağımlılık yapıcı etkisi budur ve kilolu insanlar bu yüzden devamlı ve fazla miktarda yeme ihtiyacı duyarlar ve kısır döngü böylece daha fazla yeme, daha fazla kilo alma şeklinde sürer gider. Unutmayın yemeklerden sonra meyve veya tatlı yemek doğru değildir ve bunlar ara öğünde alınmalıdır. Kahvaltı kesinlikle atlanmamalı, peynir, yumurta, zeytin yanı sıra domates salatalık ve bol yeşillik tüketilmelidir. İki kişilik ya da sınırsız yemek yerine dengeli beslenmek önemlidir. Aşırı kilo aktivite azalması yanında, damar tıkanıklığı, gebelik şekeri, gebelik zehirlenmesi(yüksek tansiyon, ödem ve idrarda protein ile karakterize anne ve bebek hayatını riske eden), eklem, bel ağrıları, doğumun zor olması, doğum sonrası komplikasyonlar, yara yerinde iyileşme zorluğu(epizyotomi veya sezaryen kesi yerinde) gibi pek çok sorunların olma risklerini artırır.

Prof Dr Ali ERGÜN

Perinatoloji Uzmanı

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı